Pazartesi, Nisan 03, 2006

New Orleans Yolunda Bülbül Molası

Hemşerilerimle farkli eyaletlerde de olsak bayramında seyraninda tatilinde hazir evlerimizden uzak kovboylarken bir araya gelip birkac yer gezmisligimiz vardi. Hesapta bir yilligina geldigim Amerika'ya Turkiye'yi tasimadan onceki gunlerdi ve hala birkac ay içinde memlekete donecegimi düsündügümden gezi gorüye inanilmaz hiz vermistim. Bahar Tatili gelmisti. Hemserilerim, Hasan, Osman, Gokhan ve ben Mardi Gras'yi tecrube etmeye New Orleans'a gitmeye karar vermistik. Benim evde toplanildi, yol haritamiz cikarildi. Alabama'dan geciyorduk, hem de Montgomery'den. Bülbülü Oldürmek' in gectigi yerde. Internette hemen bir karistirdim. Romanin anisina bir mahalleyi halen koruyorlarmis, evler, bahceler, herseyler 1930'da donmustu. Gormem gerekiyordu. Yola benim arabamla cikiyor olmamiz bana bir pazarlik avantaji sagladi. Sozler verildi. Montgomery'de duracaktik.

Sabah planladigimiz saatte yola cikamadik tabii ki. Uyanamadilar ki! Montgomery'e yaklastikca da gec kaldigimizdan, durursak daha da vakit gececeginden dem vurmaya basladilar. Baktilar kulak asmiyorum, demi koyulttular. Cok fuzuliymis de, neden boyle salak seyleri merak ediyormusum da, bulbul kimmis de, uhuu, aldilar yuruduler. Inadim inatti. Duracaktik.

Oglen Montgomery'deydik. Turizm enformasyon burosuna geldik. Arabadakilerin suratini bir karis birakip sekerek iceri kostum. Brosurler, bilgiler istiyordum. Hayalimdeki Finchler'in evini gorecektim. Maalesef renovasyon yuzunden kapaliymis! Tam vahlaniyordum ki Hasan iceri girdi. Kapali oldugunu duyunca cigliklar atarak sevincli haberi Osman ve Gokhan'a yetistirmek uzere disari firladi. Hayal kirikligimdan etkilenen gorevli istersem F. Scott Fitzgerald'in evini gezebilecegimi, aslen onun da Montgomeryli oldugunu ve evinin henuz muze olarak acildigini soyledi.

Fitzgerald'i New Yorklu falan saniyordumdu. Great Gatsby 'si de sevdigim bir baska roman. Aman, ben buna da bir heyecan yapmiyim mi? Ne bereketli yermis Montgomery! Kucucuk sehirde tas atsan baba bir yazarin evine degiyor. Nedenini bugun hala irdelerim. Belki de mureffeh ama sakin, kimiltisiz yerlerde insanin eli kaleme gidiyordur. Belki de ayrimciligin ve tutuculugun en yogun oldugu yerlerde hassas bunyeler boyle disavuruyordur kendini. Depresif rockcilarin Seattle veya Iskocya'dan cikmasi gibi iklime dayali birsey midir, sosyal yapiya mi? Bu yazi kendini degisik yerlere cekmeden ben kendi hadiseme doneyim.Disari cikip elemanlara cok sevinmemelerini zira bulbul mahallesi yerine Fitzgerald'in evini gormek istedigimi soyledim.

Gokhan: Ya, yapma allah askina. Bin gidek, geciktik zaten.
Osman: Yemin ediyorum, yaramadi Amerika sana.
Hafiye: Ya bana ne ya. Siz iki cift daha cok meme goreceksiniz diye neden ben alikonuyorum?
Hasan: Ya kizim, bulbul diye tutturdun iki gundur. Yokmus iste. Don git, di mi? Her duyduguna atliyon. Fitzgerald mi ne haltsa, o hic hesapta yoktu. Duydun, tutturdun. Alla allaaa.
Hafiye: Hesapta burda durmak var miydi? Vardi. Ne degisti ki? Ha bülbül ha Fitz. Cok mu umrunuzda ki hangisinde durdugumuz?
Hasan: Sen bilin. Biz durmuyok.

dedi ve basti gaza gitti. Arkalarindan feryat figan kosturdum. Sonra kaldirima oturup agladim. Montgomery sokaklarinda bir Adana Adliyesi manzarasi yasandi. Drama dozu bol bir reality sov oldu. Geri döndüler. Arabaya aldılar. Sandım ki dayanamadılar aglamama. Gidiyoruz Fitzgerald'a. I-ııhh. Sert bir dönüşle otobana girdik. Kandırılmıstım. Annesinden kacirilmis cocuklar gibi New Orleans'a dogru saatte 80 mil hizla bagirdim da bagirdim. Soz verdiler donüste ugrayacagimiza. Burnumu ceke ceke razi oldum. Baska carem yoktu.

Dönüşte Montgomery'den gece yarısı gectigimiz icin duramadık tabii ki. Hala hıncı cıkmamıs bir ofkedir icimde.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Turklere guvenmeyeceksin Asli, pek misafirperverdirler de insani nerede ne zaman satacaklari hic belli olmaz.
Hele hele arabanin anahtarlarini vermek en tehlikeli is, nerede bir koltuk bulsa oturur bir daha kalkmazlar...

OzlemPansiyon dedi ki...

bizim new orleans gezimizi de yazsana.