Perşembe, Kasım 08, 2007

Arkadaşı Kıskanmak

Şu facebook çıktığında bir iki oynayıp bırakmıştım. Sonra eski manitalarıyla fotoları tag’lenen Şövalye de gazabımdan korkup bıraktı aleti. Tam üç haftadır elini sürmüyor. Geçenlerde millet ‘fotolarını göremiyoruz bana limitli profil mi koydun?’ diye arıza çıkarmaya başladı. Alla allaa, oldum. Hayır, listemdeki 200 kişinin hepsine de kapım sonuna kadar açık değil. Yarısını ilkokul mezuniyetinden beri görmüyorum zaten. O yüzden ‘tanıdık’ların profillerini limitledim ama ‘arkadaş’lara açıktı valla billa. İşin tuhafı, limitlenmeye bozulanların ‘arkadaş’ olmalarıydı. Hani yani zaten blog’dan röntgenimi bile çekiyorlar daha neyi merak ederler, ben de bilmiyordum ama anladım ki ben bir albüm yaratmışım ama içini boş bırakmışım. Hadi doldurayım bari dedim. Onu da bunu da derken saatler geçirdim facebook’ta.

Facebook’ta ‘compare friends’ diye bir aplikasyona rastladım. Listenden iki profili rastgele önüne çıkarıyor. ’Ali mi daha akıllı Veli mi?’ Yok, ’Ayşe mi daha seksi Fatma mı?’ diye sırayla soruyor. Onunla mı yatardın bununla mı, öbürüyle mi yaşardın berikiyle mi, bu mu daha teknolojik şu mu falan gibi bir dolu karşılaştırma sorusu cevapladığınız bu anket bitince değişik listelerden katılımcıların da toplam sonuçlarından en akıllı bıdığı, en gönlü bolu, en cazibi, en tatlıyı falanı seçiyor. Hadi şu anketi yapayım dedim. En son 11 yaşında vedalaştığım tiplemeyle 10 yıldır görmediğim bir başka tiplemeyi nasıl karşılaştıracağımı bilemediğimden bir çok soruyu atladım ama bir yerde kilitendim.

Anketin, ’Hangisini daha çok kıskanırsınız? Düella mı Yonc'u mu?’ diye sorduğu yerde gülme krizi geldi. Diğer bütün soruların- zeka, cömertlik, cazibe, ne olursa olursa olsun'a dair- cevabı Düella olurdu. Fakat bu sorunun cevabı Yonc! Yani pozitif bütün sıfatlarda açık ara önde giden Düella yerine ben Yonc’u kıskanıyorum. Ben Yonc gibi olmak istiyorum.

Hemen soruyu yolladım tayfaya. Açık oturum emaili halinde. Şövalye var olmayan 'Hiçbiri, en çok beni kıskanıyorsun’ hakkını kullandı, yandı ama Çıtır da Düella da benim adıma 'Yonc’ doğru cevabını bildi. Bizim tayfa analizi felç ettiği için yorumlara da geçilmiş:

Çıtır, cevabın tabii ki Yonc olduğunu, Düella'yı kıskanmadığımı ama ona sahip olmak istediğimi belirtmiş. Düella da bu ’sahip olmak isteme’ meselesine bi açıklık getirmesini istemiş. Çıtır lafı kıvırmış ve yerine artık yalnız yaşamaya başladığı evinde yaktığı tütsülerden ve okuduğu transandantal kitaplardan bahsetmiş. Ben de ona kızdım böyle ’sahip mahip’ lafları edip Düella’yı kaçırtacak diye.

Bu arada, evet. Cevap doğru. Yonc'u kıskanıyorum. Düella'yı değil. Düella'yı gözlemek hoşuma gidiyor ama Yonc olmak isterdim. Kafa rahatlığı yüzünden. Biz bütün bunları tartışırken mesela, o da cc’liydi. Tınmadı bile. Hiçbir e-mailine geri döndüğünü bilmem zaten. Telefonlara da çıkmaz. Bazen siz ararken sessize almaya çalışırken telefonu açar, ortam seslerini dinletir size. 'Ya ufff, kapatamadım galiba’, da der üstüne. Çoğu zaman zaten ulaşılamaz, kapalıdır telefonu. Bazen işyerinin santralinden falan bağlatıyorum kendini. Ancak o zaman numarayı göremiyor da iki satır iletişilebiliyor kendisiyle. Ha, bizi görmek istemiyor demek değil bunlar. Sorsanız bizsiz bir hiç ama nasıl bir umursamazlıktır bu, biz anlamadık. Bu blogu da okumadığından ohh, hakkında rahat rahat atıp tutuyorum, ne güzel. İşin komiği, şapti hatun geçen sene bu aralar yine bu sayfalarda hakkında feci konuşurken blogumu iş ilişkisi olduğu bir kısım medyaya çıkarmaya çalışmıştı da kendi elleriyle kuyusunu kazdığını farkettirip ben vazgeçittirmiştim onu bu sevdadan.
Şimdi düşünüyorum da, keşke de çıksaymışım. Belki şöhret neyim olurdum. Bol ziyaret edilen 'başarılı' blogların samimiyet krizli hallerine kaldı meydanlar işte. Ahh, ah. Keşke ben Yonc gibi olsaydım da ona buna ne olacak diye dertlenip millete şemsiyeler tutmasaydım. Kadrimi kıymetimi ’most generous’ kategorisindeki kıtırpiyoz sanal takdirlere bırakmasaydım.

1 yorum:

Herbert dedi ki...

şu noktada ben de kıskandım yonc'u. ben kendimi gamsız bilirdim ama yonc çığır açmış sanki. varıp eteğini öpüp feyz mi alsak.