Salı, Nisan 04, 2017

Berlin 2017

Berlin'e gitmesem de olurmuş. Zira bizim hükümet Almanlarla kapıştığı için bir nevi protesto yemişiz. Fuara kimse gelmemiş. 

Biz de şirketçe artık daha pintoz olduğumuz için her sene kaldığımız havalı otelden idare eder başka bir otelde kaldım. Bu başka otelin yerini de belleğime oturtamadan zaten toplantılara gittim. Toplanmalara da kimse gelmediği gibi Berlin Tegel Havalimanı'nda grev başladığı söylentisi yayılınca daha da burada kalmayayım diye uçağımı öne aldım.

Bu sefer acilen fuardan çıkıp otele gidip eşyalarımı alıp havalimanına koşmam gerekti. Kalırsam greve kalıcam. 

Bir koşturdum dışarı. Taksi kuyruğunda milyonlar var. Trene koştum bu sefer. Orada da bilet kuyruğunda milyonlar. Kondüktör gelirse cezası neyse kessin diye düşünerek bilet almadan bindim artık trene. Otelimin yeri olduğunu tahmin ettiğim bir yerde indim trenden. İstasyondan çıktığım yerde in cin top oynuyordu. Google maps otelime 22 dakikada yürüyebileceğimi söylüyordu ama bu kadar vaktim yoktu. 

Über civarda arabalar olduğunu söylüyordu ama şifrem bir türlü çalışmadı. İki kere resetledim gene olmadı. Zaten şarjım da bitiyordu. Depar atarak otele doğru koşmaya başladım. Şarjım bitti. Ayağımdaki trilyonluk ayakkabı arnavut kaldırımlı yollarda parçalandı. Havalimanına vardığımda grevin bir gün ertelendiğini öğrendim. Uçağım da rötar üstüne rötar yedi. Istanbul'a vardığımda sabaha karşıydı. 








Hiç yorum yok: