Çarşamba, Ocak 04, 2012

Market Alışverişi



Biz artık varımızı yoğumuzu marketlere veriyoruz. Kredi kartı harcamalarımın neredeyse %80’ini market alışverişleri oluşturuyor. Tevekkeli değil, bir ara okuduğum ekonomi haberinde Migros’un bir şey başkanı, hedeflerinin bebekli aileler olduğunu söylüyordu. Bizler bebek yüzünden eve mahkum olduğumuzdan daha çok evde yiyip içip, evde tüketmeye başlıyormuşuz. Marketler de bu ev tipi tüketim malzemelerinin satıldığı yer neticede.

Market alışverişinden de nefret ederim ama işi Şövalye’ye de bırakmak istemem. Çünkü o markete gitti mi dönüşte markette janti ambalaja sahip ne varsa alır. Yer miyiz, içer miyiz, kullanır mıyız, düşünmez. Ambalajına, paketine hayran olduğu şeyi fiyat-fayda gözetmeden alır. Bazen çocuk gibi davranmak zorunda kalırım ona. ‘İyi tamam savurganlık yapabileceğin X liralık hakkın var’ derim markette. Yoksa bıdı bıdı bıdı, beynimi yer. Pintiymişim de. Zevksizmişim de.

Yine böyle bir market anıydı. Söyleniyordu. Tuttu bana “Senin yüzünden beş yıldır et yemiyorum”, dedi.
Yuh, dedim. Yani iki kıpırdasan geyireceğin şey henüz sindirimi bile tamamlanmamış et olur.
Allah kuru iftiradan sakınsın insanları. Bir de bu lafı başkalarına da der. Dediğine duyanı bırakın, kendi de inanır.
Yiyorsun, hem de etten başka bir şey yemiyorsun. Asıl beş yıldır sebze yediğini görmedim ben.

Hikayenin aslı şöyle:

Şövalye’nin canı o an canı kasap reyonunda teşhir edilen bifteklerden istemiş. Satın almaya beni ikna etmek için ise iftira atma yöntemini kullandı.
Koskoca adam bana sormadan iki biftek alamaz mı, demeyin. Bana sormuyor zaten. İnkarla iftirayla dalıp alıyor. Benim ağzımı açmama fırsat bile kalmıyor.
 
Ama içten içe yaptığı şeyin mantıklı olmadığını bildiğinden yapıyor bu çirkefliği.
Çünkü o anda evde henüz pişmiş tonlarca yemek vardı. Alırsak buzluğa girecek olan etleri, neden şimdi alalım, diyecektim.  
“Dondur-çözdür derdi olmadan taze taze alırız sonra. Evimizin dibinde üç tane kasap var” diyecektim.

Bazen bana da onunla uğraşmaktan fenalık geliyor. İyi al, bana ne, diyorum.
Sonra o evdeki henüz pişmiş diğer yemekler çöpe gidiyor, biftek pişiriliyor akşama.
Tüketmiyoruz bile. Tüketmeden döküyoruz.
Marketlerin canına minnet.

1 yorum:

Happy Center dedi ki...

Merhaba,
Happy Center olarak sizlere daha iyi hizmet verebilmek için online market sitemizi denemenizi tavsiye ederim.