Cuma, Ocak 04, 2008

Düğün Hazırlıkları: Şafak Bir

- Evdeki ADSL modemim bozuldu. Bir iki mail atmam gerekiyor. Misafirler de geliyor yurtdışından. Ev kalabalıklaştıkça geriliyorum. Atlayıp işe geldim. Kar kış kıyamete rağmen. İşe gelmezden evvel evin karşısındaki manikürcüde kaş aldırıp manikür yaptırdım. Sahibi hatun da Levent’e gidecekmiş. Onu da kattım arabaya. Beraber kaydırak olmuş yollarda ilerledik. Evleneceğimi söylememiştim. Kocasından ayrılıyormuş. Bir dolu anti-evlilik lafları etti. Dedim ben de evleniyorum yarın. Kendini kötü hissetti bu sefer. Olsun, dedim. Kötü hissedecek bir şey yok. Zaten o da konuyu erken evlenmeye bağladı. O evlendiğinde 22’ymiş. Kocasına çok bağımlıymış. Zaman içinde kendi kendine büyüyünce evliliği dar gelmiş. Ben 31 yaşında evlendiğim için kazık kadar. Bizim evliliğin tutma ihtimali yüksek yani.

- Annem bana çeyiz niyetine yemek takımı getirmiş. Bin kez dümmmdüz bemmmbeyaz olsun dememe rağmen yaldızlı yaldır takımlar getirmiş. Restoran gibi de olmazmış öyle dümdüz. Kafamı nerelere vuracağımı bilemedim.


- Akşama bir kına partisi olacak mı olmayacak mı, bilmiyorum. Herkes arayıp bana soruyor. Ben de Ruş’u arayın diyorum.

- Düella, Çıtır’ın etrafında beslediğimiz kaynanalık duygularıyla dalga geçti. Bizi bu kadar şapşal sanmazmış.

- Weather.com yarını yağışlı göstermiyor. Umarım öyle de olur. Bize neyse de misafirler yollarda heba olmasın.

- Düğün gecesini ve ertesini boğaza bakan bir balayı suitinde, üzerinde gül yaprakları yüzen köpüklü sıcak su dolu jakuzimizde şampanyalar içerekten geçirmemizi tasavvur eden atmosfer insanı Şövalye yüzünden ev yerine otelde geçireceğiz. Kafamdaki tokaları çıkararak ve yorgunluktan uyuyarak geçireceğimiz bir gün için benim canım hiiç bir daha bavul yapmak istemiyor. Zaten sonraki gün de balayına gidiyoruz. Ona da ayrı bavul gerek. Offff. Ne sinir. Balayına kaplıcaya gidelim demiştim. Şövalye de ’Oruçoğlu Termal’de İkbal sucuk mu yiycez balayımızda? Anneannem bile daha eğlencelidir’ diye engel olmuştu. Ya bir kaplıcaya gitsek de şu yorgun kemiklerim dinlense ya. 22’sinde evlenirsen boşanırsın da 30’larında evlenince de böyle uyuz olursun işte.

- Yine de Ruş’a, Esincan’a, Pelinat’a, Pansiyon’a, tüm bekar kadın dostlarıma Şövalye gibi munis, kalender, sevimli bir koca diliyorum. Bizim gibi arıza kadınlara böyle sakin bir adam lazım. Ahan da buraya yazıyorum. Demişti dersiniz. (Pansiyon, arıza çıkarma. Koca istemiyor olabilirsin ama ben dilemekte serbestim)


- Bütün dramalarıma rağmen cismen veya fikren yanımda olan herkesi kucaklıyorum. Hepinizi seviyorum. Darısı sizlere olsun.

10 yorum:

OzlemPansiyon dedi ki...

Ozlem Pansiyon'dan bildiriyor...

Bu sapsiler zorla evimi bastilar, kina gecesi yapasilarmis, gobek atasilarmis. 100 kisi geldi, konuclandi. Pijamami giydim, gitsinler diye bekliyorum. Nerdeeee? Anlamazliktan geliyo deliler. Yarin dugun var. Evde oturacak koltuk kalmadi.

Biktim dediimmmm. Manyaklar. Evinize gidinnnn!!!

Adsız dedi ki...

hafiye ve sovalye'yi sonunda soktuk dunyaevine. kizimiz prenses olmustu, cok cok guzel ve zarifti.
gozyaslari icinde attim imzayi. beni bile duygulandirdilar, oyle diyeyiim.

ozlem

OzlemPansiyon dedi ki...

yani anlamak mumkun degil. burada adım adım gelişimini okuduğunuz bir aşk hikayesi evlilikle sonuçlandı. bir allah'ın kulundan ses yok. tebrikler nerede? herkes mi düğündeydi?

"pansiyon aşıkları"na ilan-ı aşk ettiğim yazımı okuyun bari.

ozlem-pansiyon.blogspot.com

Adsız dedi ki...

Burda olmayanlara: Dugun cok nefis oldu arkadaslar; cok eglendik, cok sevindik. Tadi da damagimizda kaldi. Ben dedim bu olayi 3 gun 3 gece kutlamak gerek, oyle 3 saat yetmez (daha dogrusu 7 saat, cunku biz suyunu cikardik dugun olayinin). Gerci nikah oncesi sahit cold feet'i de oldum ben; midem bulandi, gozlerim yaslandi, huzun de vardi. Hafiye'yi vazgecirmeye calistim bu izdivactan ama nafile:).

Bu arada ben gelin buketini aldim (elden). O yuzden sira bende. Hatta annem de bunu hissetmis gibi dun eve geldigimden beri pek yakisikli, kibar, yasi yasima, egitimi egitimime uygun vali oglundan soz edip durmakta:) Yani hic de oyle seylerle isi olmaz bu kadinin.. hayirdir isallah..

Adsız dedi ki...

hayirli ugurlu olsun hafiye, bir yastikta kocayin.
Kusura bakmayin, yilbasi sonrasi yogunlugundan eskiden hergun okudugum blogu 3 gunde bir okumaya basladim.

opuldunuz

olcay

melontheroad dedi ki...

hafiyeyi bekliyoruz biz:)

Herbert dedi ki...

e mutluluklar diliyoruz biz de o zaman. hep neşeli olsunlar. balayındaki çift rahatsız edilmez gerçi ama, bir iki düğün fotografi görsek bari.

New York Muhtari dedi ki...

ozlem dogru dersin, valla adim adim ogrendik bu asamaya gelmelerini.... ne diyelim Allah bir yastikta kocatsin, herkesin de gonlune gore bir koca versin..

Herhalde Hafiye'den bir sure ses soluk cikmaz ama insallah, dugundeki gelismeleri bilahare bize anlatir.. :-))) Kimbilir son dakikada neler olmustur yine...

Mutluluklari daim olsun!

Adsız dedi ki...

Hafiye ve Sovalye'den balayi haberleri: Sovalye o muze senin bu saray benim gezmek ister Italya'da, ordan oraya kosturur Hafiye'yi. Dugun hazirliklari ve iki iste calismaktan bitap zavalli Hafiyenin gonlu ise sehir kafelerinde yatip yuvarlanmak ceker.. Bu ise cozum olarak en son kalan bir iki gunduzu ayri gecirmeye karar verirler:)

Yarin donecekler. Sizi bilmem ama ben heyecanla bekliyorum bu saptileri gormeyi!

Adsız dedi ki...

balayin doneminde blog tatildedir diye pek ugramadim. yorumcular olayi ele almislar sagolsunlar...

ben de yeni cifte bir omur boyu mutluluk diliyorum. hep beraber insallah...

pansiyoncunun dedigi gibi bu iliskinin gelisimine kopru giselerinden baslayarak musahede ettik. tek eksiklik 'sovalyenin sesi', olaylari onun agzindan hic okuyamadik. 'sovalye' diye bir blog var da biz mi bilmiyoruz yoksa...

cifte Italya'da iyi eglenceler,
(balayi icin Napoli'yi sememeleri iyi olmus...)