Perşembe, Nisan 17, 2008

Cahil Vicdanlar

Gebze'de tecavüz edilerek öldürülen İtalyan sanatçı, Barışın Gelini Pippa gibi naif buluyor beni Şövalye. Ona yazık olmuştu barbarlara güvendiği için. Bana da kafama zorla geçirilecek bir türbanla yazık olabilirdi. Laboratuar demokratıyım ve laboratuar ortamında herkes aynı, herkes eşit, herkes suçsuz ya. Hani dağdaki çobanla ben aynıyım çünkü ortak paydamız insan olmak ya. Ben ondan daha çok kitap okudum, o benden daha çok ampirik tabiat bilgisine sahip ya. O kadar ya.

Ben ‘o kadar’da bırakıyorum ama Pippa vakasında dünyaya rezil olduklarından muzdarip aydın Türkler orada bırakmıyor. Pippa’nın katili odur budur, iğrençtir, pisliktir. Tamam, tamam. Bence de. Her ne gazına gelinmiş olunursa olunsun bir canlıyı öldürmek noktasına gelindiğinde adını koyamadığım ama belki de ‘vicdan’ denen şeyin devreye giremediği durum aklıma sığmıyor. Peki vicdan öğrenilebilir mi? Beslenip büyütülebilir, değişik formlara sokulabilir mi? Kesinlikle. Doğduğunuz andan itibaren şimdiki ‘iyi’ ve ‘kötü’lerinizden, ‘doğru’ ve ‘yanlış’larınızdan farklı şeylere iyi-kötü, doğru-yanlış denseydi sizin de vicdanınız bu yeni kavramlara göre şekillenirdi. Aklınızı yeterince eğitmeseydiniz, muhakemeniz zayıf kalsaydı bunlar yine etkilenir, değişirdi.

Pippa’nın katilinin vicdanının nerede bizimkilerden başkalaştığını tahmin edebiliyorum. Senelerce gazetelerde, filmlerde yabancı kadınların bozuk meşrepli, önüne gelenle yatan tipler olarak görmedik mi? Turist kızlar Türk erkekleriyle yatabilmek için koşmadılar mı sahillerimize? Tabii ki tecavüz edilebilir onlara. Çünkü aslında onların istedikleri şey de bu. Yine tarihimizde, tarihi filmlerimizde hin ve cin fikirli Katerinalar, Bizans kadınları Kara Muratların, Tarkanların kuyusunu kazmaya çalışmadılar mı? Onlar da bu kadınlarla sadece yatıp kalkıp gerektiğinde vurup kaçmadılar mı?

Sizin entellektüel vicdanınız bütün bunlarla eğlenmenize sebep olurken cahil vicdanlar bunlara gönülden inanıyor işte. Bu memlekette hala filmlerde kötü karakteri canlandıran oyuncular sokakta dayak yiyor. O yüzden bu kadar geniş cahil kitlelerin olduğu bu ülkede ne yazıp çizdiğinizin, ne sunduğunuzun çok hassas vicdani süzgeçlerden geçmesi gerek. Bu kitlelere cinselliği erkeğin zaferi olarak pazarlayarak -güya- kendilerini önemli hissettirtecek, onların Batı ve Batılılar karşısındaki ezik egolarını –güya- bu gazlarla giderecek bu medyanın günah listesi oldukça kabarıktır. Medyanın çarpık sunumlarının içselleştirilmesine sebebiyet veren geniş cehaletin sorumlusu bu sistemin savunucularının ise yatacak yeri yoktur.

4 yorum:

Yesim Arpat dedi ki...

Gökhan Özgün'ün konuyla ilgili yazısı.

Ali Sökmen dedi ki...

ne guzel yazmis diyorum bravo..

Yesim Arpat dedi ki...

En favori yazarımdır. Tavsiye ederim. Çarşamba, Cuma ve Pazar günleri Radikal'de yazıyor.

Ruty dedi ki...

Ohei!
Ozgun'un yazisi guzelmis, evet. Ben Hafiye yazisini daha cok begendim ama!!!

kthnxby.